-
1 ifa etmek
үтәү -
2 ifa etmek
bicîh anîn--------cîh anîn -
3 ifa etmek
шIын, гъэхъун, гъэцэкIэн -
4 ifa etmek
to perform, to execute, to fulfil -
5 ifa
ifa [iːfɑː] Ausführung f; Begleichung f einer Schuld; -
6 ifa
ifa [i:fa:] sbir emri \ifa etmek einen Befehl ausführen -
7 ifa
1) исполне́ние, выполне́ние2) вы́плата (долга и т. п.)ifa etmek — а) исполня́ть, выполня́ть, осуществля́ть; б) выпла́чивать (долг и т. п.)
-
8 ifa
1. performance, carrying out (of a duty or order). 2. payment, discharge. - etmek /ı/ 1. to perform, carry out (a duty or order). 2. to pay, discharge (a debt). -
9 ifade
ifade [ifa:de] s1) Ausdruck m\ifade vermek eine Aussage machen\ifadesi poliste zapt edildi seine Aussage wurde bei der Polizei protokolliert
См. также в других словарях:
ifa etmek — 1) yapmak, yerine getirmek Hürmetlerimi kendim ifa eder, mektup yazarım. S. F. Abasıyanık 2) ödemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
îfâ etmek — 1. yapmak, yerine getirmek. 2. ödemek … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
ifa — is., esk., Ar. īfāˀ 1) Bir işi yapma, yerine getirme 2) Ödeme Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller ifa etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
îfâ -yı vazife — [ ﻪﻔﻴﻇو یﺎﻔیا ] görev yapma. ♦ îfâ yı vazife etmek görev yapmak, görevini yerine getirmek … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
yapmak — i, ar 1) Ortaya koymak, gerçekleştirmek, oluşturmak, meydana getirmek Her görevi ayrım gözetmeden aynı titizlikle yapmak başarının sırrıdır. Ç. Altan 2) nsz Olmasına yol açmak Durgun sular sıtma yapar. 3) nsz Yol almak 4) Onarmak, tamir etmek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
başarmak — mubaderet etmek, muvafik, muzaffer olmak, baş etmek, tesviye i ifa etmek, yoluna koymak … Çağatay Osmanlı Sözlük
AMEL-İ SÂLİH — Allah rızâsına uyan hayırlı amel. Günahlardan uzak olan iş, fiil. Maddi veya mânevi hukuk u ibâdı ifâ etmek.(Bugünlerde Kur an ı Hakîm in nazarında, İmandan sonra en ziyade esas tutulan takvâ ve amel i sâlih esaslarını düşündüm. Takvâ,… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
EMR-İ Bİ-L-MARUF, NEHY — İ Dinin emirlerini, Kur âni ve İslâmi hakikatleri neşretmek ve bildirmek, men edilen şeyleri de yaptırmamak. İyiliği, İslâmi hususları emretmek ve teşvik etmek, kötülüğü men edip yaptırmamağa sevketmek. (Fakat bu kudsi vazifeyi âdabına itaat ve… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
yerine getirmek — 1) istenileni, gerekeni yapmak ... hemen bir muallimliğe tayin edilmesini istiyor, bu isteğimi yerine getirmezseniz işte ben de böyle muhalefet yaparım diyordu. Y. K. Karaosmanoğlu 2) eski duruma döndürmek 3) ifa etmek Yürütme yetkisi ve görevi… … Çağatay Osmanlı Sözlük
hakalamak — ödemek, ifa etmek, borcu ida eylemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
EDA-İ FERÂİZ — Allah ın (C.C.) farz olarak emrettiklerini yerine getirmek. Farz vazifelerini ifa etmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük